Günümüz dünyasında dijital olan para birimleri ve kripto para dediğimiz para birimi, geleneksel olarak kabul ettiğimiz para birimlerinin yerini alması için mevcut bilgisayar ağları tarafından üretilmektedir. Fakat bu dijital paralarla bir şeyleri satın alabilmek dolar, sterlin ya da çin yuanı gibi para birimlerine erişilebilen kredi kartı, PayPal, banka kartı ya da ApplePay ödeme gerçekleştirmekten biraz daha farklıdır. Dijital olarak sayılan para birimlerinin kabul edilen tokenlerinin veya jetonlarının değeri, BitPay gibi internette oluşan özel borsalarda klasik para birimleri veya emtialar arasındaki değiş tokuşa dayanmaktadır. Tabii ki bu borsalar da PayPal ile çalışır ancak herhangi bir merkez ve dayanağı yoktur. Altın gibi, klasik para birimleri veya emtialar gibi bu dijital paralar da ulusal ve uluslararası bankacılık standartları çerçevesinde değerlenir.
Tamamen çevrimiçi bir platformda dağıtılan bir bilgisayar ağı, kripto para birimi oluşturmak için bir takım karmaşık kriptografik algoritma sayesinde çalışır. İşte üretim limiti olan ilk ve en popüler para birimlerinden bir tanesi de bitcoindir. Takma adı Satoshi Nakamoto olarak bilinen gizemli bir kişi, 2008 yılında Bitcoin’i ve kripto paraları oluşturarak bunları yönetecek teknolojik alt yapıyı oluşturdu. Nakamoto’nun kurduğu borsada dağıtılan bilgisayar ağları sayesinde üretilen Bitcoin sayısını sınırlı tutarak 21 milyon olarak kararlaştırdı. Bu sınırlı olan rezervler değer kazanınca daha sonra gelecek olan tokenlere olan talebini veya yatırım olanağını sağlar.
Bitcoin’in Değeri
2017 yılının Ağustos ayının sonuna doğru, Bitcoin borsası Bitcoin’e yaklaşık olarak 5.000 dolar değer atamıştı. Bu rakam, o zamanki değeri 1300 dolar olan altının değerini çoktan aşmıştı. Daha sonra dijital paranın rekor değerindeki sıçramasından sonraki iki hafta içinde, Bitcoin’in değeri 3.000 dolara kadar düştü. Bu bağlamda Ağustos ayının ortasında Bitcoin’e yatırım yapan ve fiyat düşmeden önce piyasadan elini çekmeyen yatırımcılar, yatırımlarının neredeyse %50’ini kaybetmiş oldu.
Sistemi, Blockchain adı verilen belirli bir ağa dayanmakta olan ve dünyadaki birçok bilgisayar tarafından beslenen Bitcoin topluluğu, Wall Street, Londra ve Japonya’daki borsalar gibi başlı başına kabul edilen ve oldukça ses getiren bir standart haline geldi. Bu sebeple, diğer dijital paraların piyasası çöktüğünde, Bitcoin’in değeri de aynı şekilde düşmüş olur. Bu anlamda Bitcoin, altın ve diğer para birimlerinin değerinden çok daha farklı bir şekilde değişkenlik ve oynaklık gösterdiği için, uluslararası bir para birimi ölçütü olabilmesi çok zor görünüyor.
Bitcoin’in Faydaları
Bitcoin’in birçok avantajı vardır, ilki neredeyse benzersiz bir ödeme özgürlüğü sağlamasıdır: fiziki veya zaman sınırlaması olmaksızın anında ve şeffaf işlemler yapılmaktadır. Maliyetleri özellikle düşük olduğundan ve dalgalanan para birimleri karşısında tutarların değeri aynı kaldığından, aynı zamanda oldukça ucuz bir yöntemdir.
Bitcon Güvenliği
2010’dan bu yana, kripto para birimi borsalarına karşı birçok olağanüstü saldırı gerçekleşti. Verilen kayıplar yüz milyonlarca (dolar) tutarındaydı ve birçok yatırımcı servet değerinde paralar kaybetti. Bununla birlikte, nispeten, geleneksel bankacılık ve finans kurumları da aynı dönemde siber saldırılara maruz kalarak milyarlarca dolar kaybetti. Mevcut programcılar, yazılımcılar ve kripto para toplulukları, blok zinciri ağlarındaki güvenlik açıklarını belirlemek ve düzeltmek için çok çalışmaya başladılar. Bitcoin günümüz dünyası pazarında satıcılar için kabul edilebilir bir para birimi haline gelirse, hükümet veya özel merkez bankaları, gerçekten de karmaşık bilgisayar algoritmaları tarafından gölgede bırakılabilir.
Bu bağlamda, Kişisel veya kurumsal olarak Bitcoin’e yatırım yapan herkesin finansal bilgilere erişmeden ve işlem gerçekleştirmeden önce yeterli internet korumasına sahip olması gerekir.
Kaynak:
